Isparta Eski Milletvekili Yüce'den Bediüzzaman Paylaşımı
Özellikle Mart ayında, Bediüzzaman’ın hayatı, mücadelesi ve eserleri üzerine birçok program ve etkinlik düzenleniyor. Onun iman ve tefekkür merkezli öğretileri, toplumsal birlik, maneviyat ve ahlaki değerlerin önemini vurgulayan bir miras olarak görülüyor.
Isparta Eski Ak Parti Milletvekili Said Yüce'den Bediüzzaman paylaşımı
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Çevre Bakanlığı, Devlet Bakanlığı, TBMM ve Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkezinde bazı görevlerde bulunan, TBMM 25. dönem Amasya ve 26. dönem Isparta milletvekili olan Said Yüce, sosyal medya hesabından Bediüzzaman paylaşımı yaptı. Yüce yaplaşımında, ''Bahar demek Mart demek, Bediüzzaman demek. İman insanı insan eder. Belki de sultan eder sesi yankılanıyorsa orası Bediüzzaman demek..'' ifadelerine yer verdi.
Said Yüce gibi isimler de Bediüzzaman’ın fikir dünyasını hatırlatıyor ve onun iman ve hakikat yolundaki mücadelesinin yeni nesiller için ilham kaynağı olmaya devam ettiğini belirtiyor.
Bediüzzaman Said Nursî Kimdir?
Bediüzzaman Said Nursî (1877-1960), İslam âlimi, mütefekkir ve Risale-i Nur Külliyatı'nın müellifi olan önemli bir şahsiyettir. Osmanlı’nın son dönemi ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşamış, ilmi birikimi ve fikirleriyle geniş kitlelere hitap etmiştir.
Hayatı ve Eğitimi
Said Nursî, 1877 yılında Bitlis’in Hizan ilçesine bağlı Nurs köyünde doğmuştur. Küçük yaşlardan itibaren güçlü bir hafıza ve derin bir ilim aşkıyla dikkat çekmiştir. Kısa sürede medrese eğitimini tamamlayarak İslamî ilimlerde derinleşmiş ve dönemin birçok âlimi tarafından "Bediüzzaman" (Zamanın Harikası) unvanı verilmiştir.
Fikirleri ve Risale-i Nur Külliyatı
Said Nursî, İslam’ın inanç esaslarını akıl, mantık ve bilimle temellendiren bir yaklaşım benimsemiştir. Materyalizm, ateizm ve pozitivizme karşı geliştirdiği fikirler, özellikle Risale-i Nur Külliyatı’nda geniş yer bulmuştur. Risaleler, iman hakikatlerini ispat ve izah eden eserler olup Kur’an’ın tefsiri niteliğindedir.
Sürgünler ve Zorluklar
Said Nursî, Osmanlı’nın son döneminde II. Abdülhamid, İttihat ve Terakki ve Cumhuriyet döneminde ise çeşitli hükümetler tarafından yakından takip edilmiştir. Cumhuriyet'in ilk yıllarında İslamî faaliyetleri nedeniyle sürgünlere ve hapis cezalarına maruz kalmıştır. Barla, Kastamonu ve Emirdağ gibi farklı bölgelerde zorunlu ikamete tabi tutulmuş, Eskişehir, Denizli ve Afyon hapishanelerinde yargılanmıştır.
Vefatı ve Mirası
23 Mart 1960’ta Urfa’da vefat eden Said Nursî’nin naaşı önce Halil-ür Rahman Dergâhı’na defnedilmiş, ancak 1960 darbesinden sonra gizlice alınarak bilinmeyen bir yere nakledilmiştir.
Bugün Said Nursî’nin eserleri dünya çapında birçok dile çevrilmiş, farklı ülkelerde okutulmaktadır. Nur talebeleri olarak bilinen takipçileri, onun eserlerini okuyarak ve anlatarak mirasını yaşatmaktadır.